Artık işimize dönmeliyiz
Bu bir mahalli seçim
Yani köyünde muhtarı, beldende ilçende Belediye Başkanını, İllerde ve büyük şehirlerde Büyükşehir Belediye Başkanlarını seçecektik.
Çevremizde, ilçemizde bize daha iyi hizmet edeceğine inandığımız kişileri seçecektik.
“İntikam” diyenler burada da bizi rahat bırakmadı.
Türk milletine ve onun şahsında cumhur ittifakına kan kustular.
Mesele buraya gelmeseydi
Böyle olmasaydı
Mutlaka iyi olurdu.
Ama;
Abdülhamid Han’ı indirmeye kalkışanlar nasıl ondan sonrasını hiç düşünmedilerse, Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı üzerinde birleşen, aslında emperyalist güçlerin izinde, onlara hizmet eden ve bunu kendileri için tek istikamet olarak gören bu bedbaht şahsiyet ve fikir sahipleri parti amblemi altında 35 yıldır iliğimiz kemiğimiz sömüren PKK belasının bitme noktasına geldiği sene de PKK’nın da desteğini alarak adına intikam dedikleri bir seçime girdiler.
“Erdoğan’ın öldürülmesinden başka çare kalmadı” gibi paylaşımlar yaptılar.
“3 milyon oy vereceğiz. Ankara’da Yavaş, İstanbul’da İmamoğlu değil Belediyeyi biz yöneteceğiz” diyen HDP eş başkanları bunları pervasızca dillendirirken Kılıçdaroğlu ve diğerleri kulaklarının üstüne yatmayı “ Aslında ben ne diyeceğimi biliyorum. Ama çarem yok” dediklerini zımnen anladık.
Tüm iktidarları boyunca başörtüsüyle savaşan bu zihniyet, bu seçim sürecinde seçmenlere başörtüsü hediye etti.
Düşünebiliyormusunuz Başörtüsü hediye dağıttı.
Büyükşehir adayı Ekrem İmamoğlu çok kötü talim ve tecvidiyle Yasin okudu.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde Cuma’ya giden aday gibi.
İronik değil mi?
Şimdi;
Yerel yöneticilerimizi seçtik.
Fazlasıyla önem atfettiğimiz bu atmosferden bir an önce çıkıp artık icraata yönelmemiz şart.
Taraflar belli oldu.
PKK ile işbirliği yapanlarla ona karşı duranların seçimi bitti.
Vatandaşın ekonomik sorunları çok.
Emekliler çok zorda.
Sanayi ve ticaret durgunlukta
ve en önemlisi
Tasarruf ve üretim ile ülkeyi daha da ileriye götürecek çalışmalara vakit geçirmeden başlamalıyız.
Ekonomiyi yönetenler bir an önce yapısal reformları yaparak pansuman tedbirler yerine reel projelerle ülkenin önünü açmalıdır.
Hükümet asli işine dönecek
ama;
Halk da içinde bulunduğumuz nazik durumun farkında olmalı ve geleceği yeniden planlamalıdır.