. . . . . GAZETECİ – YAZAR

Monthly archive

Ocak 2017

O hainleri teslim etmeyecekler !

Yazılar içinde tarafından yazıldı

 

Herkes Yunanistan’a (Dedeağaç) kaçan ve en sonunda Türkiye’ye teslim edilmeyeceği mahkeme kararıyla ilan edilen 8 FETÖ’cü askeri konuşuyor.

Biz onların teslim edilmeyeceğini ilk günden beri söyledik.

Neye rağmen

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Yunanistan Başbakanı Cipras’ın söz vermesine rağmen.

Teslim etmeyecekler

Çünkü onlar o hainler o gece garantilerini aldı.

Türkiye’ye girişi görünüp çıkışı görünmeyen Graham Fuller’in Dedeağaç’a götürülmesi karşılığı….

Nereden mi uyduruyorum

Şunları kendinize sorun.

Kaçmaya niyetli askerler kaybettikleri anladıkları zaman helikoptere daha fazla kişiyi bindirebilirlerdi.

Neden bindirmediler?

İkinci helikopter indiği Riva ormanlarında sorun çıkarma ihtimali olanları bıraktı. Orada kurulan şurada neden bazıları “Bizim bişeyden haberimiz yok” diyor?

Olan şu;

Büyükada’daki Splendid Otel’de konaklayan 21 şüpheli kişilerden birisi Graham Fuller’dı.

Otel kayıtlarında adı görünmeyen bu kişi başkası üzerine kayıtlı ikinci odada kalıyordu.

Darbe girişimi başarısız olunca en önemli görev Fuller’ı ülke dışına çıkarmaktı.

Bu görevi de az miktarda hain biliyordu.

Riva ormanlarına inen helikopterdekiler kendi aralarında konuşurken, işi bilenler kalktı ve Yunanistan’a vardı.

Fullar’ı kaçırmayı kabul edenler zaten eyleme geçmeden önce korunacaklarının garantisini almışlardı.

Onun için korunuyorlar.

Onun için Türkiye diplomatik ne yaparsa yapsın iade edilmeyecekler.

Ak Parti Erzurum Milletvekili Orhan Deligöz meselenin üzerine gitti.

Suç duyurusunda bulundu.

Basın ilk günlerde meselenin üzerine düşmüşken, sonraki günlerde yandaş dedikleri basın bile olayı tavsattı.

Neden?

Çünkü;

Fuller elden kaçmış, yapacak bişey de kalmamıştı.

Fuller’in FETÖ’nün ABD’deki hamisi ve baştan beri beraber çalıştığı kişi finaldeki başarıyı İstanbul’da takip edecek ve belki de “BİZİM ÇOCUKLAR YİNE BAŞARDI” diyecekti.

Diyemediler.

Ama

Cumhurbaşkanı Erdoğan için 3 ayrı senaryo ve hazırlık yapan zihniyyet kaçış için de planını otele girdiği gün yapmıştı.

El özet;

Hain askerlerin verilebileceği ihtimalini hiç düşünmeyin.

Bu Haç ile Hilal’in savaşıdır.

Bakalım kazanabilecekmiyiz.

Kazanırsak da sanmayın kahraman biziz.

Allahı’ın yardımı olmasa yaprak bile yere düşemez.

Bir dipnot

Oteldeki 2 oda Henry Barkey üzerine kayıtlı

Barkey, CIA için çalışan ve doktorasını Pensilvanya Üniversitesi’nde yapan kişi.

Örgütün Ortadoğu uzmanı ve ılımlı İslam teorisyeniydi.

ABD Dışişleri Bakanlığı’nda görev yaptı.

Türkiye‘nin Kürt Meselesi” isimli eserini, CIA’nın Ortadoğu uzmanı Graham Fuller ile birlikte kaleme aldı.

Eşi Elen Barkey CIA’nın üst düzey yetkilisiydi.

Kar ve buz

Yazılar içinde tarafından yazıldı

Allahın Rahmeti,bereketi, selamı üzerinize olsun.

Bir süredir. zorunlu görev gereği İstanbul dışındaydım.

Görev ise, Resülü zişan efendimizin “CENNET ANALARIN AYAKLARI ALTINDADIR” sözüne uyarak anamın evini tamir ettirmekti.

48 yıl önce ayrıldığım köyüme gittim.

Sadece duvarlarını koruduğum 80 yıllık kerpiç evi yeniden yaşanabilir hale getirme için mücadele ettim.

Duvaralarına sıva ve boya, tavanına asma tavan, tabanına laminat parke yaptırdım.

Odasının içine tuvalet ve banyo inşa ettirdim.

Anacığım çok mutlu oldu.

Bana sadece bu bile yeter.

Bir gün daha, daha yaşanabilir bir ortamda anacığımı mutlu edebilirsem kendimi bahtiyar addeceğim.

Esnaf kalmamış.

İşbilen adam kalmamış.

Bunu bu vesile ile bir daha gördüm.

Herkes sizin paranızı nasıl alabileceğinin formülünü çok iyi biliyor ama gereğini yapma zorunluğunu nedense duymuyor.

Bu da neslimizin defosu olarak önümüzde durmakta

Neyse

İstanbul’a dönerken Balıkesir yolunda kar ile muhatap oldum.

İstanbula ulaştım Elhamdulillah.

Ama;

Cuma günü başlayan kar İstanbulu esir aldı.

Bugün Çarşamba hala kar hayatımızı etkiliyor. Cuma gününe kadar sürecekmiş sonrası erime ve sulu kar ile sürecek.

Böyle bir kar yağışını 1987 yılında yaşamıştım.

O zaman İstanbul’da Emirgan’da oturmaktaydım.

Bir hafta boyunca düzenli olarak işe gidemedim. Hayatı etkilemek nedir? O zaman yaşamıştım.

Bu defa da kar işime yürüyerek gidip gelmeme rağmen beni bile etkiledi.

Bu kar da hemen hemen hergün bir defa düştüm.

Kar ile ilgili bir kaç bilgiyi paylaşalım.

Kur’an-ı Kerim de Kar (SELC) olarak geçmemektedir.

Ehl-i sünnet iyikadları ve açıklamalarına göre;

Kar ile dolu birbirinin ikizleri gibidir. Bunun için ilk muhataplar tarafından çok daha iyi bilinen DOLUnun zikredilmesiyle iktifa edilmiş ve KARA da bunun zımnında işaret edilmiştir.

Kar, küçük buz parçacıklarının bir araya gelmesinden oluşur. Havanın çok soğuk olduğu durumlarda havada bulunan su donarak kara dönüşür. Küçük, yumuşak, altıgen şekilli buz kristalleri kar olarak yeryüzüne yağar.”

Kar ile ilgili şuna dikkat buyurunuz

Günlerce milyonlarca kar kristalleri gökten yere doğru doğaya hayat vermek için bir yolculuğa çıkıyor ve bu yolculuk sırasında milyonlarca altıgen kar kristalleri bir birine çarpmadan toprağa ulaşıyor.

Allahu ekber.

Bu bile Cenab-ı Hakk’ın azametini anlatmaya yeter.

Bu kar yığınları hayatınızı zorlaştırıyor olabilir.

Sakın şikayetçi olmayın.

Bu kar yığınları,

Toprağın suya doymasına,

Yaz aylarında su aradığınızda barajlarda bulmanıza,

Traş olabiilmenize,

Duş alabilmenize,

Dişlerinizi fırçalamanıza,

hizmet edecektir.

Onun içindirki; Kar dolayısıyle yaşayabileceğiniz sıkıntıların da size mutluluk vermesini diliyorum.

Son sözüm şu;

Resülü zişan efendimiz

Allah’ım! Günahlarımı kar ve dolu suyu ile yıka…”

diye dua buyurmuştu.

Rabbim sizin de günahlarınızı resülün duası gibi yıkasın.

Allah’a emanet olun.

 

 

 

yukarı git