Ehl-i Salip kaybedecek

Yazılar içinde tarafından yazıldı

16 Nisan yaklaşırken saflar belli olmaya başladı.

Hem içerde hem de dışarda

Dışarda bütün kaçak teröristlere kucak açan başta Almanya olmak üzere Ehl-i Salip son kozlarını oynuyor. Bunu yaparken de pervasızca yıllardır savundukları değerlerin aksine hareket ediyor.

AB standartları diye yıllardır önümüze koydukları değerleri kendi çıkarları söz konusu olduğunda bir kalemde silip attılar ve gerçek yüzlerini dünyaya gösterdiler.

Hele hele kadın bakanımız Fatma Betül Sayan Kaya’ya reva görülen muamele kabul edilebilir, karşılanabilir, izah edilebilir gibi değildir. Kadın bakanın 30 metre mesafeden Türk toprağı kabul edilen Büyükelçiliğe ulaşmasını engellediler. Malahatgüzar dahil, korumalar gözaltına alındı ve bir polis nezaretinde Hollanda sınırına çıkarıldı ve orada sınır karakolunda 6 saat bekletildi.

Bu, medeni ve özgürlükler ülkesi denilen hiç bir yerde vuku bulması mümkün değildir.

Sonuçlara gelmeden önce içimizdekiler için bişeyler söylemek isterim.

CHP’ye genel başkan adayı olan Yalova Milletvekili vatandaş Muharrem İnce TV ekranlarında

Esed ben seçime gidiyorum. Türkiye’de de 3 milyonu aşkın vatandaşım var. Onlara propaganda için izin istiyorum” dese ne yapardık. Diyebildi.

Onları ve onun gibileri Allah’a havale ediyorum.

Şimdi gelelim gerçeklere…

Ehl-i Salip 20 yüzyılın başında kurduğu kumpasla Almanlarla Osmanlı’yı aynı safta yer aldırdı.

Sonradan adları değiştirilen iki alman zırhlısının Rusya varoşlarını bombalamasıyla Osmanlı’yı yönetenler daha ne olduğunu anlamadan kendilerini savaşın tarafı ve Osmanlı ile müttefik buldular.

Yetmedi.

Osmanlı ordularını Alman komutanlar idare ediyordu.

Osmanlı’nın tarihinde olmayan yaşanmayan bir realite

O yüzden bir çok cephede Türk ordusu beklenmedik kayıplar veriyordu.

Allahın yardımı Türk komutanların feraseti ve şehit analarının duası olmasaydı. Türk adını tarihe gömmek için her türlü plan fazlasıyla yapılmıştı.

Çanakkale’yi geçilmez yapan irade ve ummadıkları kayıplar ehl-i Salip’i şaşırttı. Ve yıkımı içerden başlattılar.

İçerdeki yöneticilerin içine soktukları nifak tohumları ve maşaları vasıtasıyla operasyomlarını sürdürdüler.

Sonuç;

Kurtuluş savaşı sırasında anadolu toprağına rezaletler yağdıran Yunanlıları İzmir’de denize döktük.

Yani Galiptik.

Ama

Masaya İngilizlerle oturduk.

Burnumuzun dibindeki adaları Yunanistan’a bıraktık.

İngiltere istediği için geleneklerimizden, kültürümüzden ve alışkanlıklarımızdan vazgeçtik.

Lordlar kamarasında İngiliz başbakanının dediği gibi Türkiye’nin Ehl-i Salip’in izinde yürüyecek kişiler yönetimde olacaktı.

Yakın zamana kadar da bu proje başarılı oldu.

Dört bir yanından çekiştirilen gelin gibi hep “ AVRUPA NE DER” penceresinden olaylara bakar olduk.

Bir de “AVRUPA EKONOMİK TOPLULUĞU” na üye olabilmek için göbeğimiz çatlatıyorduk

Şimdi;

Avrupa’nın gördüğü Pazar olan Türkiye ellerinden ve denetimlerinden kaçıyor.

İkisinden de vazgeçemezler

Hazımsızlıkları ve çırpınışları bundan

Bu olaylar Türklerin kendisine gelmesine ve olayları enine boyuna düşünmesi için fırsat olur.

Başta PKK olmak üzere bütün terör örgütleri

Başta Almanya ve İngiltere olmak üzere Terörün bütün hamileri

Türkiye’nin ellerinden kaçıp gitmesine, benliğine dönmesine razı değiller.

Onun için

Millet olmak için

Ehl-i Salip’e galip gelmek için

Geleceği inşa etmek için

EVET

16 Nisan bunun için çok önemli

Çünkü

Ehl-i Salip keybedecek.

Bir cevap yazın

Your email address will not be published.

*