Son yazımdan sonra olumlu-olumsuz çok eleştiri aldım.
Bazı dostlar
-Davutoğlu kendisini oraya getiren iradeye başkaldırdı.
-Sarayın bilgisi dışında hareket etmeye başladı.
-Avrupa’ya gereğinden fazla yaklaştı. AB yetkilileri ‘TERÖRLE MÜCADELE KANUNU’nda değişikli istedi Başbakan da bunu gelip Reis’e söyleyince ipler koptu
gibi açıklamalar getirdiler.
Ben size sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim.
Bardağı taşıran damla aranıyorsa eğer o damla Türkiye Başbakanı olarak ABD başkanı Barak Obama’dan randevu istemesidir.
Beyaz Saray bu talebi kabul etti ve bu randevu’nun günü 5 Mayıs’tı.
4 Mayıs’ta görüşme ve sonuç
Randevu iptal ve Ak Parti’de seçim kararı.
Kimse burayı görmek istemiyor.
Özellikle Fehmi Koru‘nun brifing alıyor dediği yandaş yazarlar nedense bu konunun üstünü örtmeye çalışıyorlar.
Daha fazla bişey söylemeye gerek yok.
Yazılan – çizilen ekranlanda seslendirilen her gündem bu ayrıntı göz önüne alınmadan değerlendirilemez.
Reis kendisine rağmen ABD Başlanıyla görüşmek üzere randevu talep eden ana dili gibi konuştuğu yabancı dilleriyle Obama ile yüz yüze konuşacak olmasını kabullenememiş ve kendi yol arkadaşını saf dışı bırakmıştır.
Halim selim Başbakan Ahmet Davutoğlu ise kendisine yakışanı yapmıştır.
Şimdi;
20 aylık Başbakanlığı dönemiyle ilgili olumsuz malzeme olacak belge devşirmeye başladılar.
Ahmet Davutoğlu’nu toplum gözünde ezmeye çalışacaklar.
Saraya yakınlığı ile bilinen SETA raporlar yayınlayarak 8 maddelik Davutoğlu kusurları sıralamaktadır.
Bence;
Bunu da yapmayın.
Ahmet Davutoğlu bütün vakarı ve efendiliğiyle kendisini kabuğuna çekmiş ve durumu kabullenmişken eski defterleri ortaya çıkarıp kendi yol arkadaşınızı rencide etmeyin.
20 aylık Başbakan, daha önce Dışleri Bakanı, daha önce de Danışman olarak hizmetlerini takdir ettiğiniz bir önemli şahsiyyeti, yol arkadaşınızı kırmayınız.
Görünen o ki;
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Başkanlık ısrarı hukuken olmasa bile fiilen gerçekleşsin isteniyor.
Burada ‘İSTEMEZÜK‘ deyip karşı çıkmak yerine ‘NE NASIL OLABİLİR’ diyerek siyasetçilerin bu konuda çalışması siyaset üretmesi gerekir.
Bundan sonrası nasıl yönetileceğimiz de belli olmuştur.
Adı Parlementer sistem olsa da üstü kapalı Başkanlık sistemini kabullenmek zorundayız.
Yazımı iki önemli tavsiye ile bitiriyorum.
Hadis-i Kudsi de Kema Tekunun Yuvella Aleykum’ ‘Siz nasılsanız öyle yönetilirsiniz.’ buyuruluyor.
İkinci tavsiye Peygamberimizden
-Üç kişi bir araya geldiğinizde birisini reis seçin
Birde burada ‘ALLAHA , RESÜLÜNE VE SİZDEN OLAN AMİRLERE İTAAT EDİNİZ’ ayeti kerimesini hatırlamak lazım.
Rabbime emanet olunuz.