Marksist-Leninist düşünce dediğimiz akımın (her ne kadar günümüzde bunu ifşa etmekten ve “ben marksistim” demekten utanıyorlarsa da) iki silahı vardır.
Yalan ve İstismar
Bu kafa, bu iki elementi kullanmaktan başka yetenek sahibi değildir.
1917 de Bolşevik ihtilali’ni yapan Lenin,
-Rus halkı Çar terörizminden kurtulacak, topraklar zenginlerden alınıp, topraksız onu işleyecek köylülere verilecek
Diyerek iktidara geldi.
Devrimden sonra eşi benzeri görülmemiş bir polis devleti kurulmuş,ve halk eşinden bile şüphe edecek kadar endişeye düşürülmüş ve topraklar zenginlerden alınmış ama köylüye verilmemiştir.
Meşhur antikomünist yazar Fred Schwarz
-Hür dünya’da ve sosyalist devletlerde çok şöhretli komünistler tanıdım. Fakat doğru söyleyen bir komünist ve sosyaliste rastlamadım.”
demiştir.
1945 Çin Komünist Partisinin 7. Kongresinde MAO,
-Partimiz iktidara geldiğinde başta komşularımız olmak üzere herkese dostluk elimizi uzatacak, ancak içişlerine karışmayacağız” demişti.
MAO iktidara geldiğinde tam aksini yaptı.
Kore’de kardeşi kardeşe vurdurdu. Vietnam ve Kamboçya savaşlarını teşvik etmiş, perde arkasında organizatör olmuş, Filipinler ve Malezya’da yıllarca süren karışıklıkların da mimarı olmuştur.
Fidel Castro da BM toplantısında konuşurken
-Ben komünist değil sosyalistim”
demiş, ancak 6 ay sonra
-Küba’nın siyasi ve iktisadi her çeşit teması bundan sonra ABD ile değil, SSCB ile olacaktır” diyerek çarketmiştir. Anlaşılan sosyalistlik onda 6 ay barınabilmiştir.
Yani;
Kendini sosyalist- Komünist- emek ve emekçiden yana diye tanımlayan bu arkadaşların hepsinin yalan ve istismar en büyük sermayesidir.
Türkiye’de solcuyum diye geçinen kişiler özellikle şöyle bir profil arzederler
*Türk solcularının çoğu Karl Marx’ı Rus zannederler. Değildir, Almandır.
*Marx hayatında hiç çalışmamıştır. Zengin burjuva karısının parasını yemiş onunla geçinmiştir. Türk solcularının zengin çocuğu olması belki bundandır.
*Karl Marx bütün sülale haham yetiştirmiş Yahudi bir ailenin çocuğu.
*Türkiye’de solcular işçi sınıfından, Marx, Lenin, Stalin’den bahsedip dururlar ama bu adamların yazdıklarını okumazlar.
*Dünyada fakirler, Türkiye’de ise zengin çocukları solcu oluyor.
Bu da bir başka garabet…
Şimdi;
Esas söylemek istediğim şu:
Bu vatan hepimizin.
İçinde yaşayan hayvanlar, hayvan-ı natıklar ve bütün dünya kendi vatanını korumak kollamak zorundadır.
“Vatanı sevmek imandandır” diyen Peygamberin ümmeti vatanını korumak yerine dış güçlere karşı tek yürek olamıyorsa onun sağcı, solcu, sosyalist, komünist veya adı neyse ondan olmasının hiçbir anlamı yoktur.
CHP’nin HDP ile 8 ay önce yaptıkları anayasa taslağını önce kabul etmek, sonra da yalanlamak bizim solcularımıza yakışan bir hareket ama, bu tavır hiçbir kalıba sığmıyor.
Yıllarını Hariciye vekaletinde geçirmiş bir kişinin bugün CHP Genel Başkan Yardımcısı olarak Türkiye’nin altını oyabilmek için Biden’den medet umması zilletlerin en büyüğüdür.
Sultan 2. Abdülhamid Han kendisini Hal’a gelenlere
-Hepiniz bu vatanın evladısınız. Ben değilse siz de bu ülkeyi idare edebilirsiniz. Ama aranızda Türk düşmanı Karasso’nun ne işi var?
demiştir.
Emanuel Karasso orada kandırılmışların içinde olarak onları yakından yönetiyordu. Bizimkiler gözlerini dikmişler düşmanlarımızdan emir ve destek bekliyor.
Alın size bir başka garabet daha…
Rabbim vatanımızı ve vatanseverleri korusun.